jeo5Yeryuvarinin sekil, boyut, ve gravite alani ile zamana bagli degisimlerinin 3 boyutlu bir koordinat sisteminde tanimlanmasini amaçlayan bir bilim dalidir.

Jeodezi, yeryuvarinin modellenmesiyle, yeryuvarinda ve dis alaninda 4 boyutlu presizyonlu koordinat sistemlerini tanimlayan, referans aglarini olusturan, mekansal bilgileri bu ag ve sistemlerle iliskilendiren ve zamani bagli degisimlerini izleyen bilimdir.

Jeodezi, genel anlamda yerkürenin seklini tespit ve yeryüzünü ölçme islemlerini konu edinen bir bilim dalidir.

Haritacilik ve topografyanin da ilkelerini içerir. Bölgelere göre degisen yerçekimi ve ayrica dünyanin dönüsü, kutuplarin durumu, gel-git gibi zamana bagli olarak farklilik gösteren olaylar jeodezinin inceleme konularidir.

Yer, kendi ekseni etrafinda dönen tüm gök cisimleri gibi, dönüsünün yol açtigi merkezkaç kuvvetinin etkisi ile basiklasarak ideal bir küreden çok az sapan görünüm kazanmistir. Kabaca bir elipsoit olarak tanimlanabilecek bu seklin ortalama çapi 12.742 km. dir. Kutuplar arasi uzaklik ile ekvator çapi arasinda, yaklasik binde üç oraninda bir basikliga isaret eden, 43 kilometrelik bir fark bulunur.

Uluslararasi standart olarak benimsenen Jeodezik Referans Sistem 1980, GRS80 (Geodetic Reference System 1980) elipsoidi, Yer’in biçimine en uygun referans geometrik sekil olarak kabul edilir. Bu, yari büyük ekseni 6.378.137 metre, basikligi 1/298,25722 olan bir elipsoittir. Yeryüzü ya da onun bir parçasi ideal olarak bu elipsoide göre ölçülür.

Ancak, gerek tarihsel aliskanlik, gerekse uygulamadaki kolaylik nedeniyle yeryüzünün topografik yüksekliklerinin deniz seviyesine göre belirlenmesi, uygulamada jeoit adi verilen ve ideal bir elipsoitten farkli bir geometrik sekil tanimlamayi gerekli kilmistir. Bunun nedeni, yerkürenin iç yapisinin tümüyle homojen olmamasindan kaynaklanan yerçekimi farkliliklari yüzünden deniz seviyesinin yerçekimi ivmesinin nisbeten az oldugu alanlarda GRS80’e oranla daha yüksek, ivmenin daha çok oldugu alanlarda ise daha alçak olmasidir.

Jeoit, yeryuvari kütleçekimi alaninin, ortalama deniz seviyesine en yakin espotansiyel yüzeyi olarak tanimlanabilir, jeoit yüzeyi herhangi bir noktasinda, çekül egrisine diktir. Jeoidin GRS80’e göre sapmasi, en yüksek oldugu noktada +85 metre ile Pasifik Okyanusu’nda, en alçak oldugu noktada ise -106 metre ile Hint Okyanusu’nda gerçeklesir. Yüzey sekillerinin jeoide göre yaklasik 20 kilometrelik bir aralik içinde yer aldigi görülür: en yüksek nokta 8.850 metre ile Everest tepesi, en alçak nokta ise -10.910 metre ile Marianara çukurudur.

[us_gallery ids=”3742,3741,3740″ columns=”3″]